🌼İLİM NURDUR 🌼 @salihamel_99 Canal sur Telegram

🌼İLİM NURDUR 🌼

🌼İLİM NURDUR 🌼
بِسْـــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيم

Ve De'ki ;
“Rabbim! İlmimi arttır”🌼

[Taha-114]

Diğer kanallarım👇
@umudameftun2
@kalbiduam
Kanal Sahibi ve İletişim:
@cigdem034
3,549 abonnés
5,391 photos
2,186 vidéos
Dernière mise à jour 15.03.2025 01:47

Canaux similaires

𝕳𝖚𝖇𝖇-𝖎 𝖋𝖎𝖑𝖑𝖆𝖍
5,838 abonnés
Gece Mavisi
3,500 abonnés
Risale-i Nur Bahçesi
2,445 abonnés

İlim ve Bilim: Modern Dünyanın Temel Taşı

İlim, insanlığın varoluşundan bu yana büyük bir öneme sahip olmuştur. Bilgiye, gerçeklere ve deneyimlere dayalı olarak şekillenen ilim, bireylerin düşünme becerilerini geliştirirken, toplumun da ilerlemesine katkı sağlamaktadır. Kökleri, Antik Yunan felsefesine ve daha sonraki dönemde İslam medeniyetine kadar uzanan ilim anlayışı, özellikle 19. yüzyıldan itibaren modern bilimin temellerinin atılmasıyla yeni bir boyut kazanmıştır. Bu süreçte, bilim insanları, doğayı anlama ve evrenin işleyişine dair sorulara yanıt arama çabasıyla önemli keşifler yapmışlardır. İlim, sadece bireylerin bilgi dağarcığını genişletmekle kalmayıp, aynı zamanda toplumsal yapıların, kültürlerin ve teknolojinin de gelişmesine yardımcı olmaktadır. Bugün, bilim ve teknolojinin hızlı bir şekilde ilerlediği bir çağda, ilmin önemi daha da artmış, bireylerin ve toplumların hayatta kalma mücadelesinde en temel unsur haline gelmiştir.

İlim neden bu kadar önemlidir?

İlim, bireylerin dünyayı anlamalarını ve düşünsel yeteneklerini geliştirmelerini sağlar. Bilgi, insanların kararlarını şekillendirir ve sorunlara çözüm bulmalarına yardımcı olur. Eğitim yoluyla elde edilen ilim, bir bireyin yaşam standartlarını yükseltme ve daha bilinçli bir toplum oluşturma konusunda kritik bir rol oynar.

Toplumların ilerlemesi için gerekli olan değişim ve yenilik, ilim sayesinde mümkün olur. İlim, bilimsel araştırmalara ve teknolojik gelişmelere temel teşkil ederek, sağlık, çevre ve ekonomi gibi birçok alanda ilerlemeyi mümkün kılar.

İlim ve bilim arasındaki fark nedir?

İlim, genel olarak bilgi edinme ve öğrenme anlamına gelirken, bilim daha spesifik bir şekilde sistematik gözlem, deney ve analiz yoluyla elde edilen bilgiyi ifade eder. Bilim, doğa bilimleri, sosyal bilimler ve matematik gibi çeşitli alanları kapsar ve bu alanlardaki bilgilerin yöntemli bir şekilde elde edilmesini sağlar.

İlim çok geniş bir anlam taşırken, bilim bu ilmin belirli yöntemler ve süreçlerle uygulandığı bir alandır. Dolayısıyla bilim, ilmin pratiğe döküldüğü bir disiplindir ve bu süreçte yeni bilgiler üretilir.

İlim ve eğitim ilişkisi nedir?

Eğitim, ilmin yayılması ve bireyler tarafından öğrenilmesi için en temel araçtır. Eğitim yoluyla elde edilen bilgiler, bireylerin düşünsel gelişimlerine katkıda bulunur ve toplumsal bilincin artmasına yardımcı olur. Eğitim sistemi, bireylerin ilimle tanışmasını ve bu doğrultuda gelişmelerini sağlamaktadır.

Eğitimde sunulan ilim, bireylerin kariyer hedeflerine ulaşmalarını kolaylaştırırken, aynı zamanda toplumsal hayatın daha bilinçli ve sürdürülebilir bir şekilde ilerlemesine olanak tanır. Dolayısıyla eğitim ile ilim, birbirini tamamlayan iki unsur olarak karşımıza çıkar.

İlim yoluyla toplumsal değişim nasıl sağlanır?

İlim, bireylerin eleştirel düşünme becerilerini geliştirmelerine yardımcı olmanın yanı sıra, toplumların yapılarını ve değer yargılarını da dönüştürme gücüne sahiptir. Bu dönüşüm, daha iyi bir eğitim sisteminin, sosyal adaletin ve ekonomik fırsatların yaratılmasıyla mümkündür.

Toplumda ilim sayesinde artan bilinç, sağlıklı tartışmaların ve inovasyonların önünü açar. Bu durum, toplumsal değişimi hızlandırarak daha demokratik ve sürdürülebilir toplumların oluşmasına katkıda bulunur.

Gelecekte ilmin önemi nasıl olacak?

Teknolojinin ve bilimin hızla geliştiği günümüzde, ilmin önemi giderek artmaktadır. Gelecekte, bu bilgi ve bilimsel verilerin daha fazla insan tarafından erişilebilir olması, bilimsel araştırmaların ve yeniliklerin hız kazanmasına yol açacaktır. Ayrıca, iklim değişikliği gibi küresel sorunlara karşı çözüm üretme konusunda ilim, kritik bir öneme sahip olacaktır.

Gelecek nesillerin bilimle daha fazla iç içe olması, eleştirel düşünme ve yaratıcı problem çözme becerilerinin gelişmesini sağlayacak ve bu da daha eğitimli, bilinçli ve sosyal sorumluluk taşıyan bireylerin ortaya çıkmasına imkan tanıyacaktır.

Canal 🌼İLİM NURDUR 🌼 sur Telegram

Merhaba değerli okurlar! Bugün sizlere tanıtmak istediğimiz Telegram kanalı, adıyla olduğu gibi 'İLİM NURDUR'. Kanalın amacı, ilim ve bilgi alanında kendini geliştirmek isteyen bireylere rehberlik etmek ve onlara kaynaklar sunmaktır. Kanalın sahibi ve iletişim kişisi @cigdem034'dir. Kanalda paylaşılan içerikler arasında dini bilgiler, kitap önerileri, motivasyonel mesajlar ve öğrenme teknikleri bulunmaktadır. Sadece bilgi paylaşımlarının değil, katılımcıların da kendi deneyimlerini ve önerilerini paylaşmaları teşvik edilmektedir. Kanal, @umudameftun2 ve @kalbiduam gibi diğer kanallarla da birlikte çalışmaktadır. Eğer siz de kendinizi geliştirmek, yeni şeyler öğrenmek ve bilgi paylaşımı yapmak istiyorsanız, 🌼İLİM NURDUR🌼 kanalına katılabilirsiniz. Unutmayın, 'Rabbim! İlmimi arttır'! 🌼

Dernières publications de 🌼İLİM NURDUR 🌼

Post image

*VAKTİ SAHUR
VAKTİ DUA
VAKTİ TEHECCÜD
AMİN*
🤲🌹

*Allah’ım(c.c)*
Günümüzü hayırlı bereketli eyle.
Kur’an’ın indiği bu güzel Ramazan ayını hakkıyla idrak edip değerlendirenlerden eyle.
*Allah’ım(c.c)*
🤲🌹
Zikir olan Kur’an’ın hükümlerini her an hatırda tutup uygulayan ve kalbini o zikirle tatmin edenlerden eyle.Bizi Senden korkan ve
kalbi ürperen kullarından eyle bizleri.
*Allah’ım(c.c)*
🤲🌹
Şeytan ve dostlarına uyanlardan eyleme.Bizi kalbiyle, tüm samimi
yetiyle Sana bağlı inanmışlardan eyle.
Dostlarını dost edinenlerden
eyle bizleri.
*Allah’ım(c.c)*
🤲🌹
Düşmanlarını düşman edinenlerden.
Şeytanlaşmış insanların şerrinden bizi muhafaza eyle.
Yaldızlı sözlere aldanmayanlardan eyle.İşledikleri kötülükleri güzel görmekten bizi muhafaza eyle.
*Allah’ım(c.c)*
🤲🌹
Pişman olup tövbe kapısına gelenlerden eyle bizi.Bizler insan ve cin şeytanların şerrinden Sana sığınıyoruz.
Bizi muhafaza eyle.Koru.Hıfzına al.Doğru yoldan giden nasiplilerden Bir şeyle bizi.
*Allah’ım(c.c)*
🤲🌹
Kur’anın hidayet ettiği kullarından eyle.Bizi kendine zulmedenlerden eyleme.
*Allah'ım (c.c)*
Kalbimizin kilitlerini aç.
Vahyin kapılarını
bize aç.
*Allah’ım(c.c)*
🤲🌹
Hayrın kapılarını
bize aç.
Helal rızık kapılarını
bize aç.Her müşkülümüzü
Sen aç.
Ruhumuzu cesedimize,
Kalbimizi nefsimize hakim eyle Bizi
*Allah’ım(c.c)*
🤲🌹
Nefsimizle baş başa bırakma. Ramazanın feyz ve bereketini hanelerimizden eksik etme.
Ramazanı sağlık,sıhhat
ve afiyetle eda etmeyi bizlere nasip et.
*Allah’ım(c.c)*
🤲🌹
Bu Ramazanı bizlere İlaç kıl,
Şifa kıl,Rahmet kıl.Affımıza vesile kıl.Bu mübarek ayda zulme uğrayan kardeşlerimize yardım etkaldır üzerlerindeki zulmü *Rasulun (sav)* inayetinle
🤲🌹
*Efendimiz (sav)* *Yarattıkların Sayısınca yağan yağmur ve kar taneleri sayısınca gece ve gündüzün deişimince Salat ve Selam olsun* *Allahümme Amin Amin Amin.*
🤲🌹
*Günümüz, ömrümüz, akibetimiz hayrolsun. Hayırlı sahurlar Hayırlı sabahlar*
🤲🌹
GECEMİZ NÛR OLSUN
SAHURUMUZ BEREKETLİ OLSUN
SABAHIMIZ HUZURLU OLSUN
AMİN 🤲🌹

15 Mar, 01:13
22
Post image

🌹🌹🌹

SORU:🌹

Kadınların namazlarını evde mi kılması daha iyidir, cami de mi❓

CEVAP:🌹

Kur’an-ı Kerim kadınlara hitaben: “Evlerinizde oturun❗️Önceki cahiliye dönemi çıkışı gibi süslenip (dışarıya) çıkmayın”  buyurmuştur. (Ahzab 33)

Hafız İbn Hacer’in “Fethu’l-Bari” de rivayet ettiği bir hadiste, Ümmü Humeyd es-Saidiyye isimli bir kadın Peygamber Efendimize (🌹 ﷺ 🌹) gelerek;

onunla Mescidi Nebevî de namaz kılmayı sevdiğini söyler. Bunun üzerine Allah Rasulü de (🌹 ﷺ 🌹) ona;

“Senin benimle namaz kılmayı sevdiğini muhakkak biliyorum. (Ne var ki) senin odanda kıldığın namaz hücrende kıldığından, hücrende kıldığın konağında kıldığından, konağında kıldığın mahalle mescidinde kıldığından, mahalle mescidinde kıldığın da benim mescidimde kıldığın namazdan daha hayırlıdır.” buyurmuştur.
(Ahmed b. Hanbel, Müsned, No: 27090)

Diğer bir rivyette Allah Rasûlü (🌹ﷺ🌹) “Kadınların mescitlerinin en hayırlıları, odalarının derinlikleridir.” buyurmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, VI/297)

Ayrıca bu bapta özel olarak zikredilmesi gereken bir söz var ise, o da Hz. Aişe'nin (Radıyallâhu Anh) sözüdür: “Şayet Rasûlullah 🌹 ﷺ 🌹 kadınların kendisinden sonra düşmüş oldukları duruma (dikkatsiz davranışlarına) yetişip bu durumu görseydi, elbette onları Beni İsrail’in kadınlarının men olundukları gibi (mescitlere) gitmekten men ederdi.” (Buhari, Sahih, No: 869)
🌹🌹🌹

14 Mar, 18:19
99
Post image

🌷BİR KISSA BİN HİSSE🌷

🌷DERDİM ÇOK BÜYÜK🌷


🌿 "Adamın biri Hz. Ali'ye gelerek dedi ki;
"O kadar çok dertliyim ki, çok sıkıntım var"

🌷Hz. Ali;
"İki soru soracağım, cevabını verip dermanını bulacaksın" deyince

🌿 Adam;
"Sor ya Ali" dedi.

🌷Hz. Ali;
"Dünyaya geldiğin zaman bu dert seninle mi dünyaya geldi?

🌿Adam;
"Hayır."

🌷Hz. Ali;
"Dünyadan giderken bu dert seninle birlikte olacak mı?"

🌿 Adam;
"Hayır." dedi.

🌷Hz. Ali sözünü şöyle tamamladı;

🌷”Seninle birlikte gelmeyen ve giderken de seninle birlikte olmayacak bir dert, senin bu kadar zamanını almamalı.

🌷Sabırlı ol,
Yeryüzündekilere çok ümit bağlamaktansa,yüzünü Alemlerin Rabbine çevir" dedi.

14 Mar, 17:44
78
Post image

🌹HZ.MUHAMMED ALEYHİSSELAM’IN HAYATI🌹

🌹228.BÖLÜM🌹

🌹MEDİNE’LİLERİN DAVETİ🌹

🌹Resûl-i Kibriya Efendimiz ilerlerken, önünden geçtiği her evin sahibi, kendisini evinde misafir etme şerefine nail olmak istiyor ve devesinin yularını tutup, "Yâ Resûlallah! Bize buyurun!" diyordu.

🌹Efendimiz ise, mübarek tebessümleri arasında, "Hayra erin! Deveye yol verin; ona, gideceği yer buyurulmuştur." diye cevap veriyordu.

🌹O mübarek hayvan da, sağa ve sola bakarak kendiliğinden gidiyordu.

🌹KASVA ÇÖKÜYOR🌹

🌹Yuları boynuna dolanmış Kasva, ilerleyerek Mâlik b. Neccar Oğullarına âit evlerin yanına kadar gitti ve oradaki boş bir arsaya çöktü.

🌹Peygamber Efendimiz, üzerinden hemen inmedi. Deve, az sonra ayağa kalktı, biraz ilerledikten sonra birdenbire geriye döndü ve ilk çöktüğü yere geldi.

🌹Oraya tekrar çöktü ve artık kalkmadı. Boynunu ve göğsünü yere uzatarak tatlı tatlı böğürmeye ve sağa sola deprenmeye başladı.

🌹Dikkatler Kasva'nın üzerine çevrilmişti: Resûl-i Ekrem, onun çöktüğü yere mi misafir olacaktı, yoksa başka bir yere mi? Henüz kimsenin bu hususta bilgisi yoktu.

🌹O sırada Neccar Oğullarının mini mini masum kız çocukları, defler çalarak Sevgili Efendimize şöyle "hoş-âmedî" ediyorlardı:

🌹”Biz, Neccar Oğulları kızlarıyız.

🌹Muhammed'in akrabalığı, komşuluğu ne hoştur!

🌹Resûl-i Ekrem, bu masum yavruların samimî duygu ve sevinçlerini gülümseyerek karşıladı ve, "Beni seviyor musunuz?" diye sordu.

🌹Hep bir ağızdan, "Evet, seni seviyoruz ya Resûlallah!" dediler.

🌹Kâinatın Efendisi ise, "Allah biliyor ki, ben de sizi seviyorum! Vallahi, ben de sizi seviyorum! Vallahi, ben de sizi seviyorum! Vallahi, ben de sizi seviyorum!" buyurdu.

🌹Medine'li Müslümanlardan her biri, Fahr-i Âlem Efendimizin, hanesine şeref vermesini can-ü gönülden istiyordu.

🌹Hattâ, bir ara Kasva çöktüğü zaman, Cebbar b. Sahr, kaldırmak için ayağıyla ona vurdu. Bunu farkeden Hz. Ebû Eyyûb el-Ensârî, hiddete gelerek, "Ey Cebbar! Sen, benim evimin önünden kaldırmak için ona vurdun.

🌹Resûlullah'ı hak dinle gönderen Allah'a yemin ederim ki, İslâmiyet mâni olmasaydı sana kılıçla vururdum!" demekten kendini alamamıştı.

🌹Peygamberimiz, Ebû Eyyûb el-Ensârî'nin Evini Şereflendiriyor!

🌹Kasva, ikinci sefer çöküp yerinden kalkmayınca Peygamber Efendimiz, "İnşallah menzilimiz burasıdır." buyurarak indi.

🌹Böylece, İslâm ve cihan tarihinin kaydettiği en parlak hâdiselerden biri olan Hicret-i Muhammediye (s.a.v.), bu inişle sona eriyordu.

🌹Müslümanlar, merak ve heyecan içinde bekliyorlardı. Acaba kâinatın medar-ı iftiharı olan Resûl-i Kibriya, kimin evini şereflendirecekti?

🌹Hepsinin göz ve gönüllerinde sevinç dalga dalga idi. Bu sevince, Kâinatın Efendisini evlerinde misafir etmek hadsiz şerefini de katmak istiyorlardı.

🌹Peygamber Efendimiz, etrafını saranlara, "Akrabalarımızdan hangisinin evi buraya daha yakındır?" diye sordu.

🌹Neccar Oğullarından Ebû Eyyûb el-Ensârî Hazretleri, sevinç ve heyecanla ortaya atıldı. "Yâ Nebîyyallah! Benim evim daha yakındır!

🌹İşte, şu evim, şu da kapısı." diyerek gösterdi. Sonra da, "Müsaade buyurursanız, devenizin üzerindekileri oraya taşıyayım." dedi; Kasva'nın yükünü indirip palanını soydu ve evine taşıdı.

🌹Bunun üzerine Peygamber Efendimiz de, "Kişi, bineğinin ve ağırlığının yanında bulunur." buyurdu ve Ebû Eyyûb el-Ensârî'ye, "Git, bizi kabul için yer hazırla!" diye emretti.424

🌹Bu esnada Medine'li Müslümanların ileri gelenlerinden olan Esa'd b. Zürare Hazretleri de, teberrüken Kasva'yı alıp kendi evine götürdü.

DEVAMI YARIN İNŞAALLAH
🤲🌹

14 Mar, 17:40
73